Kıssalar-Unutulmayan Sözler
- Atatürk Çanakkale Savaşında geri çekilen Türk askerlerini görür ve onlara "Neden geri çekiliyorsunuz der". Askerler "Komutanım düşman geliyor cephanemiz kalmadı" diye cevaplarlar.Bunun üzerine Atatürk " Düşmandan kaçılmaz. Eğer cephaneniz bittiyse süngünüz var. Süngü tak yere yat dedikten sonra ardından o unutulmaz emrini verecektir "Ben size taaruz'u değil ölmeyi emrediyorum" der.
- Yavuz Sultan Selim hayatında sadeliği severdi. Hatta sade
kıyafetlerle sarayda dolaşır kıyafetleri herhangi bir saray halkından ayırt
edilemezdi. Günlerden bir gün Kanuni'yi süslü kıyafetler, takılarla ile gören
Yavuz Kanuni'ye "Annene bir şey bırakmamışsın Süleyman" der.
- Selahaddin Eyyubi vefat ettikten sonra herkes Eyyubi'nin ne kadar serveti olduğunu merak eder komutanlarından Mahmud Han bu soruya cevaben elinde tuttuğu kılıcı havaya kaldırıp "Ey ahali işte hükümdarınızın bütün serverti bu kılıçtan ibarettir" demiştir.
- Alp Arslan 30 bin kişilik ordusuyla Malazgirt'e gelmiştir.
Bizans ordusunun büyüklüğü gören kaşifleri 200 bin kişilik ordu bize doğru
yaklaşıyor der. Alp Arslan hiç önemsemeyerek biz de onlara yaklaşıyoruz der.
- Mete Han bir dağın tepesinde Çin ordusunun büyüklüğünü
seyrediyordur o kadar çoklardır ki Türk ordusu Çin ordusuna kıyasla bir avuç
karınca gibi duruyordu. Komutanlarından biri Mete'yi telaşlı göründüğü için
efendim geri çekilelim mi ne düşünüyorsunuz der. Mete hiç duraksız ben bu kadar
Çinliyi nereye gömeceğim der.
- Bir çocuk" Babacığım niçin Fatih'i neden hep yaşlı bir
insan olarak resmediyorlar" . Oğlum Fatih'in yaptıkları o kadar büyük
işler ki bunları genç bir insanın yapacağını hayallerine sığdıramıyorlar.
- İnebahtı savaşı sonrası mağlup olan Osmanlıya Venedik
büyükelçisi hakaret amacıyla biz sizin sakalınızı kestik şeklinde bir mektup
yollar çünkü Osmanlı da sakalını kestim lafı alaycı bir laf olarak görülür.
Bunun üzerine Sokullu Mehmet cevaben "Siz bizim donanmamızı yenerek bizim
sakalamızı kestiniz. Biz ise Kıbrıs'ı sizden alarak kolunuzu kestik. Kesilen
kol yerine gelmez ama kesilen sakal daha gür biter" demiştir.
- Fransa'da dans icat edildiğinde Kanuni bu haberi alır ve kızarak
Fransa'ya bir mektup yollar. Mektupta "Ben ki Sultanlar Sultanı, Hakanlar
Hakanı, Hükümdarlara taç veren ...
"şeklinde devam eden uzun bir şekilde mektup yollar sonunda ise duydum ki
dans adında kadın ve erkek arasında münasebetsizce oynanan bir oyun ortaya çıkmıştır.
Tez ola dansı ülkenizde yasaklarsınız yoksa ben yine ordusunu öven bir şekilde
devam eden yazıdan sonra şanlı ordumla ülkenizi başınıza yıkarım. Ve bu olaydan
sonra Fransa'da 100 yıl dans yasaklanmıştır.
- Sokrates ölüme mahkum edildikten sonra eşi ağlamaklı olarak
Haksız yere ölüme götürülüyorsun der bunun üzerine Sokrates Haklı yere
götürülseydim daha mı iyiydi der.
- Zamane gençlerinden biri M. Akifi küçük düşürmeye çalışarak
şöyle bir soru yöneltir. Afedirsiniz siz baytar mısınız ? Akif istifini
bozmayarak evet bir yeriniz mi ağrıyor diye cevap verir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder